Hepimiz diye
ne yazık ki genelleme yapamasam da, çoğumuz çocuklarımızın mutluluğu için
elimizden gelen tüm imkânları kullanıyor, mutlu olmalarını amaç ediniyoruz.
İstediği
ayakkabıyı, sevdiği yiyecekleri almaya çalışıyor hatta çok erken yaşlarda
hatalı olmasına rağmen ‘’istiyor, kıramadım ‘’ diyerek cep telefonu, bilgisayar,
tablet ile buluşturuyoruz.
Okul
programlarına takviye, etüt programlarına dâhil ediyor müzik, spor, tiyatro
gibi etkinliklere yönlendirmeler yapıyoruz.
Görüntülerini,
başarılarını, danslarını aklımıza gelebilecek her türlü anısını sosyal medyada
düzenli paylaşıp, evladımıza ilişkin hayranlığımızı paylaşıyor, birazcık ta iyi
birer ebeveyn olduğumuzun sosyal onayını istiyoruz.
Görünüşte
gayet güzel ve doğal olan bu tablo ne kadar çocuğun gerçek dünyasını yansıtıyor,
çoğu zaman görmek istediğimiz gibi mi yansıyor.
Uzun
yıllardır özel tanılı öğrencilerle tanışıyor onların hayatlarına ve ailelerin
hayatlarına ortak oluyorum. Çocuk yaşadığının farkında olmayıp doğal yaşam
akışını sürdürürken aile çoğu zaman yaşanılan duruma karşı kabullenememe
sürecini yıllarca yaşamakta. Ortada tanı olduğu için mücadelede destek ve hatta
müdahale olma sansımız var, ya tanısı olmayan, sosyal çevre ve aile içerisinde
gözden kaçan ya da öğretmen arkadaşlarımın sınıflarındaki yoğunlukta farkında
olamadığı çocuklar.
Çocuklarımızı
sosyal olarak desteklememiz gerçekten çok güzel fakat akademik alanda da nottan
ziyade eksik veya farklı yönlerini iyi takip etmeliyiz.
Sınıfa başladı.
Çizgi tamamlamada sorun yaşıyor, kalemi düzgün tutamıyor. Israrla sesleri öğrenemiyor,
harfleri ve sayıları ters yazma eğilimi gösteriyor. 4.sınıfa gelmiş bir öğrenci
heceleyerek okuma yapıyor ya da heceleri atlıyor. Okuduğunu aktaramıyor metne
ilişkin sorularınıza cevap veremiyor. Toplama, çıkarma bölme, çarpma gibi temel
matematikte sorun yaşayıp sayıları yazmada problem yaşıyor. Bunlara karşın
tablet ve pc’de son derece başarılı, sosyal ilişkilerde ve günlük hayatta
iletişim becerilerinde bir sorun yok. Akademik gelişiminde yaşadığı sorunları
sosyalliğin örtmesine izin vermemek önemli. Çocuklarımızın defterleri ile çok
yakından ilgilenmek, kitap okumayı seviyor diyerek çeşit çeşit kitaplar almak yerine
sesli okumalar yaptırmak, mümkünse alınan kitaptan 2 adet alarak sesli okuma yapmasını
sağlayarak takip etmek, kitaba ilişkin sorular yöneltmek bunu bir kere değil,
alışkanlık haline getirmek, zihinden basit matematik işlemleri yaptırmak,
alışverişlerde hesabı yapması konusunda destek olmak ve mutlaka arkadaş ilişkilerin
takipçi olmak biz ebeveynlerin olmazsa olmazlarından olmalı.
Ve
alınabilecek tanıları etiketleme
olarak algılama yanılgısına girmemek önemli. Ya da gelecekte önüne çıkar kaygısı taşımak Bu tür
tanılamaların çoğu zaman adresi çocuk psikiyatristleri olduğundan ebeveynler bu
duruma tepki geliştiriyor. Aksaklığın tespitinden kaçıyor farklı alanlarda
çocuğunu yüceltemeye çalışıyor. Âmâ unutmamak gerekiyor ki çocuklarımızın sosyal,
akademik başarısı yaşına uygun gelişim sürecinde olup olmadığı bizim sosyal hayatımızdan,
onun için kurduğumuz hayat rotalarından çok daha önemli.
Sevgilerimle...