Bayramlar Aynı Fakat Bizler Değiştik

25-07-2014 2954 Yorum yok. Yorum Ekle

Bayramlar bizim örf ve adet kültürümüzün önemli bir parçasıdır, ben çocukluğumda hep hatırlarım bayram gelmesini büyük bir özlemle beklerdik büyük küçük herkesi heyecan sardı.

Bizde kendimize bayramlık ne alınacağını merak ederdik. O dönemlerdeki olanaksızlıkların, fakirliğin ve imkânsızlıkların günümüz koşullarıyla kıyaslanamayacak kadar zor olmasına rağmen, o günlerin gönül hoşnutluğunu hala hatırlıyorum. Bizleri babaannem dedemle beraber arefe günü aile büyüklerimizin mezarlarını ziyarete götürürlerdi. Dualar yapardık. Evin temizliğini erkenden bitiren annem haydi oğlum sabah namazını kılan bayram namazına gideceksiniz derdi. Namazdan çıktığımızda cami önünde büyüklerimizin ellerini öperdik, eve gelir aile bireylerimizle bayramlaştıktan sonra büyüklerimizin önderliğinde gidilmedik aile büyüğümüz ve hastalarımız kalmayacak şekilde bayramlaşmak bizim için önceden belirlenmiş bir görev gibiydi ve bunu her bayram eksiksiz yerine getirirdik. Bayramlarda aile büyüklerimizi, komşularımızı ziyaret edip bayramlaşarak hayır dualarını almak onların mutluluğunu görmek beni ve o zaman ki arkadaş grubumu çok mutlu ederdi. İnsanlar zamanın şartlarında dolayı genellikle imkânsızlık içerisinde olmalarına rağmen bayram ziyaretlerinde yüzlerinden huzur ve mutluluk belirtisi hiç eksik olmuyordu. Fakat günümüz bayramları eski ananevi özelliklerinden yozlaşarak bir hayli değişti. Genellikle günümüz bayramlaşmaları farklı bir konseptte yapılarak genellikle sivil toplum örgütlerinde toplu bayramlaşma adı altında bayram maneviyatından uzak kutlanılmaya çalışılırken, birçok ailelerde eskinin olumsuz alışkanlığı olan telefon ile bayramlaşmayı bile bir kenara bırakıp elektronik sanal ortamda bayramlaşma yolunu seçmekteler.

Günümüzde yaşam o kadar acımasızlaştı ki eskiden ailede bir kişi çalışırdı o kişinin kazancıyla aile karınca kararınca ayakta kalmaya çalışıp, ananevi sorumluluklarını da eksiksiz yerine getirirdi. Günümüzde ise bir aileden aile reisi, eşi ve çocukları çalışmasına rağmen ayakta kalıp, sosyal yaşamı devam ettirme adına olan çaba ortak olmasına karşın daha iyi olanaklara kavuşan aileler maalesef bayram günlerini özünden saptırma adına yarış edercesine bayram günlerini tatil günü kabul edip tatil beldelerine gitmeyi bayramdan daha öncelikli bulmaktalar.

Bu olumsuz alışkanlık biçimi bile Türk İnsanına özgün yaratıcılık biçimiyle hemen ticarete dönüştürüldü. Bayramlarımızın vazgeçilmezi olan şeker piyasasını elinde bulunduran ticaret erbaplarını harekete geçirerek “Ziyaretine gelmeyen oğlunun, kızının, gelininin, torununun beklentisi içerisinde olan ailelerin” duyduğu üzüntüyü konu alan reklam çekimleri bile yapılmakta.

Dolayısıyla bayramlar aynı fakat bizler değiştik.                 

SİYASİ DÖNEMİMDEN BİR KESİT

Belediyelerde her yıl belediye meclis üyeleri arasından daimi encümen üyeleri seçilir 1987 yılında böyle bir seçimde isteyen aday oluyordu. Bir arkadaşım ben yine aday olacağım bana oyverirmisin demişti oysa belediye başkanımız Ali Zengin net söylememekle beraber o arkadaşımın adaylığına sıcak bakmıyordu. Bende bunu bildiğim için kendisine oy vermeyeceğimi söylemiştim. Günü geldiğinde belediye meclisindeki yapılan oylamada bir oyla seçimi kaybetmişti. Çok öfkelenmişti hatırladıkça yüzünün rengini hiç unutmuyorum. Anavatan Partisinin icraatlarının çok hızlı olduğu dönemde genellikle birkaç arkadaş akşamları buluştuğumuzda Çamlıca da, Üsküdar da, Kadıköy de geceleri restaurantlara giderdik fakat bu seçimden sonra restauranta gidip gece eve döndüğümde eşimin ertesi gün akşamı bana karşı kırgın olduğunu hissediyordum. Benim açımdan değişen hiçbirşey yoktu. Fakat her restaurant dönüşümden sonraki gün eşimin bu sıkıntısını hissettiğimde “Hanım sende bir sorun görüyorum, çok üzgünsün” sorun nedir acaba benim bilmediğim bir şey mi var dediğimde bende seninle onu konuşacaktım dedi. Önceden not aldığı bir kâğıdı okumaya başladı hangi gün hangi restauranta gittiysem hepsini biliyordu. Hayretler içinde ne var bunda her zaman arkadaşlarımla gidiyorum dediğimde. Hayır dedi sen gittiğin akşamın ertesi günün senin bayan arkadaşın beni arıyor nerelere gittiğini neler yaptığını dahil bana tek tek söylüyordu dediğinde, mesele anlaşılmıştı ben kendisine asla bir yanlış yapmadığımı biliyordum Belediyede bir seçimde arkadaşıma oy vermediğimden kendisinden bu davranışı ondan şüphelenmiştim. Ertesi gün ikimizin de ortak arkadaşımızı yanıma alarak üçümüz bir yerde oturduk hala öfkeliydi, siyasette mücadele vardır ama benim yuvamdan ne istiyorsun, bir delikanlı olan bunu yapar mı dediğimde, yaptıklarını itiraf ettiği de her şey anlaşılmıştı. Maalesef günümüzde de geçmişte yaşadığımın farklı şekillerinin devam ettiğini görmek beni siyasetten daha da çok uzaklaştırdı.

Ozan Derviş

BEYKOZLU OLMA ZAMANI

27-03-2024 Yorum yok. 568
Neyir Erkan Şişman

Oylar Sandığa

27-03-2024 Yorum yok. 1069
Tekin Toklucu "Ters Köşe"

TÜRK FUTBOLUNDA BİTMEYEN KAOS….

27-03-2024 Yorum yok. 528
Feride Gündüz "Hoş Kalem"

HEY ON BEŞLİ ON BEŞLİ

27-03-2024 Yorum yok. 439
Erdal Uzuner

SEÇİME GİDERKEN

27-03-2024 Yorum yok. 492
Yaprak Akın

KONUT ALMALI MI !

27-03-2024 Yorum yok. 433
Cüneyt Pulant

Alaattin Köseler Gerçeği

27-03-2024 Yorum yok. 627
Hacı Arıcı

BEREKET İKLİMİ

27-02-2024 Yorum yok. 490
Asiye Çakır

ZAMAN VE HAYAT

27-01-2024 Yorum yok. 1109
Tuncay Ünde

SEVGİLİYE MEKTUP

26-12-2023 Yorum yok. 972
Adem Öztürk "Beykoz Sevdalısı"

Ortadoğu Müslüman mı?

25-11-2023 Yorum yok. 836