15 Temmuzda yapılan hain darbe teşebbüsü ulusal birliğimiz sayesinde atlatılmış, ülke olarak büyük bir afetten kurtulmuştuk. Önümüzde Başkanlık sistemiyle mi, mevcut parlamenter sistemiyle mi yönetilelim konusunda referanduma gidiyoruz.
Ülkemizi dışarıdan ve içeriden bölmek için hainlerin var güçleriyle çalıştıkları bu zor şartlar altında referanduma gidiyoruz. Burada düşündürücü olan, yön verenlerin vatandaşı ayrıştırarak, bölerek siyaset yapmaya kalkması. Bu söylemler, bu tutumlar bizleri nereye götürüyor? Hepimiz bu ülkenin evlatlarıyız ve hep beraber yaşayacağız. Beni bir hayli düşündüren konu, vatandaşın siyasi görüşünün artık eskisi gibi bireysel ve net olmayışı, bağlı bulunduğu siyasi görüş lideri ne diyorsa aynısını söylemesi. Artık kişilerin düşüncelerinin pek öneminin kalmadığını gözlemliyorum. Bunun da ülkemizin geleceği için hiç de iyi bir durum olmadığı aşikardır.
Referandumda başkanlık sistemini destekleyenlerin “evet” demesi ne kadar kutsalsa, “ben parlamenter sistemin devam etmesini istiyorum” demesi de o kadar kutsaldır. Fakat ne yazık ki, vatandaşlarımız futbol takımı tutar gibi siyasette de taraftar oluyorlar, liderleri ne diyorsa ve ne şekilde davranılmasını istiyorsa tereddütsüz uygulamaya geçiyorlar. Bu da gerilimi giderek artırıyor.
Umarım her şey yolunda gider de ben yanılırım.
Saygılarımla...