Merhaba
Geçtiğimiz
hafta oğlumun Sosyal bilgiler ders kitabını incelerken Sen ve Ben Dili
ifadelerine kısada olsa yer verilmesi beni mutlu etti. Evet, çok kısaydı
paragraf ama belki bu bir başlangıçtır diye umuyorum. Çok küçük yaşlar
itibariyle çocuklarımıza doğru iletişimin doğru şekilde öğretilmesinin
gelişimleri için çocuklarımıza ve dolayısıyla toplumumuza çok fazla katkı
sağlayacağına inancım sonsuz.
Evde, okulda,
işte, hastanede, trafikte… Sürekli bir iletişim kaosu içinde yaşadığımız ortada.
‘’Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır ‘’ mantığından toplum olarak uzaklaşalı
uzun bir süre olmuş durumda. Yukarıda saydığım tüm ortamlarda hatta yaşamın her
alanında suçlayıcı dil hâkim. Taktik! Suçla, savunmaya geç ve olası olumsuz durumdan
kurtul. Neden bu hale geldik? Neden var olan iletişim yetilerimizi kaybettik? Cevaplar
çeşitli… Şehir hayatının olumsuz etkileri, stres, ekonomik sıkıntılar, bağımsız
olma isteği…
Cevapların
her birinin, bizlerin yaşamına olumsuz
etkisi tartışılmaz. Fakat iletişim bozukluklarını da sadece o maddeler üzerine
yıkmak ne kadar mantıklı.
Sebep ne
olursa olsun var olduğumuz yaşam alanlarımızda ‘’SEN’ ’ ile başlayan cümleleri
azaltmak hatta ortadan kaldırmak gerektiği bir gerçek. Çünkü git gide
ilişkilerimiz kalitesizleştiği gibi virüs, çocuklarımızı da kuşatmış durumda.
Okul bahçesinde birbirleriyle normal içerikli sohbetleri Oğlum sen var ya!
Kanka sen …. diye başlamakta. Üstüne üstlük bu cümlelerin devamı hakaret ya da
küfürle devam etmekle birlikte konuşanda dinleyende bu sohbetten konuşma
üslubundan keyif aldığını göstermekte. Daha da ileri götürürsek şaka mahiyetli
düşünerek birbirlerine edilen ağır küfür içerikli sözler taraflarca eğlence
kabul edilmekte.
Çocuk diye
masum kabul edip geçemeyiz. Çocuklarımız geleceğimizin güvencesi derken onları
bir bütün olarak düşünmemiz gerekmekte. Barınma, beslenme, giyinme, korunma ve
ahlaki değerler konusunda en büyük sorumluluk ailelerde. Ahlaki değerler
eğitiminin, en önemli bölümlerinde biri olmalı iletişim. Tabi bunu evde beyaz
tahtalar karşısında vermek değil amaç. Öncelikle ebeveynler olarak örnek olmak
şart. Sonra diğer yaşam alanlarında okul, sokak, gittiği kurs merkezleri, spor
gruplarında çocuğumuzu gözlemlemek zorundayız. Benim çocuğum yapmaz, eminim
ifadeleri sizin iletişime kapalılığınızın bir göstergesi. Tabi çocuğumuzu takip
ederken değişim kendimizden başlamalı. Ben hangi tür iletişimi seçiyorum!
İletişimde kullandığım dil ne? Suçlayıcı bir dilim var mı? Ses tonum nasıldır?
Hangi alanlarda kendimi kapatıyorum? Küfür ne kadar hayatımda var?
‘’Tarlada
izi olmayanın harmanda yüzü olmaz’ ’atasözümüzden hareketle toplumu, gençliği eleştirmeden
önce veya gelecek yıllarda insanlar arasındaki iletişim iyiden çığırından çıkmadan,
kendimizden ve ailemizden başlamak üzere doğru iletişime ses ver topluma yön
ver.
Huzurla yaşanacak bir kış mevsimine merhaba demeniz dileklerimle…