Ben ve benim
gibi ihtiyarlığa merdiven dayamış olanlar aslında bizde petrol var ama
arayamıyoruz.
Yabancılar
arıyor ve bulduklarında da betonla kapatıyorlar, şeklinde muhabbetlere çok
şahit oluşum ve olmuşsunuzdur.
Kısmen komplo
teorisi kokan bu tür muhabbetler her siyasi görüşten taraftar bulurdu. Bugün
devletin doğalgaz keşfine üzülenleri görünce, eskiden yerlilik ve millilik
oranı da yükselmiş denilebilir, herhalde…
İran’da,
Irak’ta olduğuna göre petrol bizim topraklarımızda da olmalıydı. Ancak Irak’ta
kazma vurulduğunda çıkan petrol için bizde binlerce metre derine inmek
gerekiyordu. Bunu yapabilecek matkaplarda nalburlarda yoktu maalesef. Ve bu
aramalar Ülkemizde petrol ve doğalgaz arama çalışmaları genellikle kiralama
usulüyle yapılırdı. Hele derin deniz sondajlarında tamamen dışa bağımlıydık.
Yüzlerce milyon dolarlık arama faaliyetleri sonunda 3-5 sayfalık bir rapor
dışında elimize hiç bir şey geçmedi. Benim ilgim ve bildiğim kadarıyla.
Bu tür
çalışmaların doğrudan milli kuruluşlarımız aracılığıyla yürütülmesi gerekiyordu
ve öylede yapılınca ülkeyi bu günlere getiren kararlılığın ifadesi oldu ve
başarı geldi.
Devletimizin
sahip olduğu sismik araştırma ve sondaj gemilerimizin kısa sürede devreye
alınması Cumhurbaşkanımız yönetimindeki Türkiye farkı…
Enerjiyi
arayacak, bulacak, çıkaracak hale gelme kararlılığının ilk meyvesini önceki gün
aldık. Petrolün yüzde 10’unu, doğal gazın anca yüzde birini karşılayabilen ve
yılda 40 milyar dolar enerji faturası ödeyen Türkiye için 320 milyar
metreküplük doğal gaz keşfi muhteşem bir müjde.
Karadeniz’in
yanında, yakında Akdeniz’den gelebilecek benzeri müjdelere de hazır olalım
derim.
Hepimizi
sevindiren keşfi karalamak için kıvrananlar konusunda yapılabilecek bir şey yok
ve bize düşen Cenabı Hakka şükredip başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere bizleri
sevindirenlere ülkesi ve milleti için çalışanlara destek verenlere teşekkür etmek.
Bu vatan bu
ülke bizim. Hep beraber yanlışları nasıl söylüyorsak güzellikleri de alkışlamak
gerekli.
Sevgiyle Kalın, Sağlıkla Kalın…