Bir aya
yakındır devam eden Ermenistan Azerbaycan Karabağ savaşına baktığımızda, bu
kadar sağır bir dünya herhalde kolay kolay görülemez. Birleşmiş Milletler’den
dört kez Karabağ Azarbaycan’ındır diye karar olmasına rağmen otuz seneye
yakındır maalesef hiç bir sonuç çıkmamıştır. Ermenistan’ın her zamanki gibi
gene Azerbaycan’a savaş açmasının sonucu kendi ayağına kurşun sıkmaktır.
Devleşen Azerbaycan, Türkiye’nin strateji, teknoloji ve eğitimiyle birleşmesi
sonucu Ermenistan’a ağır zayiat vermeye başlamıştır. Fakat bir de ne görelim;
Cumhurbaşkanımızın dediği gibi dünya beşten büyük değilmiş. Bu savaşa
nerdeyse Türkiye’den başka hiç bir tepki veren yok.
Ne öğrendik?
Türkün Türkten başka dostu yokmuş. Hani nerede o Orta Asya’daki Türkler? Neymiş?
Müslüman müslümanın kardeşidir demekle birlik olunmuyormuş. Değerli yalnızlık
meğerse çok değersizmiş. Hakkın, adaletin, insanlığın peşinden
koşmayanlarla hakkı ve adaleti kendi gücüyle tescil ettirmeye çalışan bir
durumda Azerbaycan. Görülen odur ki, emperyalist güçler ve bunların önderleri
olan MİNSK üçlüsü ( Amerika, Fransa ve Rusya ) Ermenileri kullanarak savaşı
tırmandırmak ve kalleş müttefikleri ile yardımlaşma peşindeler. Böyle yaparak
savaşı durduracaklarını ve Karabağ’ı vermeyeceklerini düşünüyorlar. Tıpkı otuz
yıldır sürüncemede bıraktıkları gibi…
Görülen odur
ki, büyük devletler bizim stratejik ortağımız değiller. Görülüyor ki, Trump
Cumhurbaşkanımızın dostu değil.
Görülüyor
ki, araplar bizim müslüman kardeşlerimiz değiller. Batı ise tamamen üç
maymunu oynuyor.
Görülüyor
ki; bir olacağız, pir olacağız. İktidarı ile, muhalefeti ile bir
olacağız; biz birlikte güçlü olacağız.
Yoksa bu
sağır dünyada mahvoluruz. Mutlu ve güçlü ülke olmak dileğiyle...
Saygılarımla...