Kültür, Sanat, Bürokrasi + iki yıllık Belediye Başkanlığı birleşimi ve sonuç

Belediye Başkanımız kamu görevini bıraktığı günden günümüze kadar, iki yılı geçmiş olmasına karşılık geride bıraktığı,sanatçı,kültür adamı ve bürokratlık kimliği, halen Belediye Başkanlığı kimliğinden önde geliyor,fakat Beykoz’lu Belediye Başkanlarının geçmişteki kimliğinin halen Belediye Başkanı kimliğinin üstünde olmasından rahatsızlık duymaya başladı.
Artık Belediye Başkanımızın sanatçı,bürokrat ve kültür adamı dostları,arkadaşlarının Belediye Başkanlığını değerlendirmeye alıp,mevcut ünvanlarının yanına Belediye Başkanlığını da ekletmek zorundadırlar.Belediye Başkanımızın da arkadaşlarının bu tür değerlendirmelerine katkı koymak için geride bıraktığı iki yılının değerlendirmesini çok net olarak yapmak zorundadır.
Sayın Başkanın bu konuda geçmişte şahsıma vermiş olduğu sözü olmasına karşılık,bu sözün alt yapısını oluşturacak arkadaşlarımızın duyarsızlığı sebibiyle halen yapamadığımızı, bu değerlendirme görüşmesini yayınlamaya talip olduğumuzun bilinmesini istiyorum.

Muhtarlarımız ve Beykoz

İkiyüz elli bin nufusumuzun temsilcisi olan 45 Muhtarımızın mensubu olduğu Beykoz Muhtarlar Derneğinde yaşanan Genel Kurul sonrasında iki dönem görev yapan Cavit Gül’ün aday olmadığı demokratik yarışta, Akbaba Köyü Muhtarı Yüksel Kılıç yeni Başkan oldu.
Dernekteki görevini kendi özel işlerinden daha önemli tutarak çalıştığına şahit olduğum eski Başkan Cavit Gül’ü başarılı çalışmalarından dolayı tebrik ediyorum.Yeni Başkan Yüksel Kılıç içinde aynı başarıyı yakalamasını temenni ediyorum.Her zaman olduğu gibi Derneğin ve tüm Muhtarların yanında olduğumun bir kez daha bilinmesini teyit ediyorum.

Siyaset ve Beykoz

Tarih boyu, siyaset sahnelerinde seçim öncesi yaşanan artıların ve eksilerin ölçüsünün birilerini üzdüğü,birilerini de mutlu ettiği hep görülmüştür.Hele bu son yılların millitvekili sayısı en çok olan iktidar partisinin ilçe genel kurulu ise alışması daha da kolay oldu.Yine her seçim döneminin sonunda olduğu gibi,bir çok kişi kurum ve kuruluş,gerek işin ananevi kuralı gereği tebrik için,gerekse ne olur ne olmaz, bu işin yazı ve kışı var diyerek "arz-ı ndam"etmek için iktidar partisinin ilçe kapısını yoklamıyorlarmı.

Yine yılan hikayesine dönen Sayın Başbakanın, uzun zamandır Beykoz'a neden gelmiyor tartışmaları da, bu genel kurul ile geride kaldı.Belediye Başkanının babasının cenazesi için (allah rahmet eylesin) Beykoz'a gelişinin ardından ilçemizdeki uluslararası festival ve son olarakta,ilçe teşkilatının genel kurulu için,halkın görebileceği şekilde Beykoz’a üçüncü kez gelen,Sayın Başbakan bu konuda meraklı bekleyenleride rahatlatmış oldu.Şurada seçimlere ne kaldı ki,genel seçimlerde bir kere,yerel seçimlerde de bir kere,bir kaç defada,vatandaşların göremeyeceği şekilde,devlet toplantıları ve çok özel davetler için ilçemize geldimi,kuşkusuz meraklılar tamamen rahatlamış olacaklar.Unutulmamalıdır ki,Sayın Başbakan sadece Beykoz'un Başbakanı değil tüm ülkenin Başbakanıdır.

Ak Parti Beykoz İlçe Kongeresinin yapıldığı tarih ile gazetemizin çıkış süreci uyuşmadığı için,köşe yazımda özel bir bölümde işlemenin daha samimi olacağını düşündüm.
İlçe Başkanlığına yeniden seçilen Sayın Batu; konunun yok listene beni almadın şunu aldın,beni tanımadın ötekini tanıdın boyutuda geride kaldı,artık Başkanlığın tadını çıkartmaktan ve Beykoz'a hizmet etmekten başka şansınız yok.Genel Kurulunuzda salona bir müddet alınmayışımız, bazılarının hoşuna gitmiş olabilir ama, bizim hiç hoşumuza gitmedi. Sayın Başkan,çünki biz altında sizin imzanız olan olan ve salonda yerimizin ayrıldığını belirten davetiye ile gelmiştik,kapıda o kadar çok mağdur edileceğimizi düşünmedik.Neyse ki, biz sadece paylaşıp deşarz olmak için yazdık.Zaten anlatmaya çalıştığımız bazı gerçekler gibi,bizim yaşadığımız sıkıntı da geride kaldı,sizi ve yönetiminizi önünüzdeki çalışma dönemi için yürekten tebrik ediyorum.

Çok Hoş ve Hatırası Olan Özel Günlerdi

Beykozdaki bütün sivil toplum kuruluşlarına, hiç ayırım yapmadan aynı mesafeden hizmet verdiğimi ve zaman zaman da bununla öğündüğümü dile getirir dururum.Fakat 11 Nisan 2004 tarihinde yaptıkları genel kurul kararı ile, tarafımdan Genel Yayın Koordinatölüklerini yapmamı talep eden, Beykoz Muhtarlar Derneği ile, bu ünvanı taşıyarak geçirdiğim iki yıl,hayatımın çok önemli dönemi oldu.Beykoz'un dünya tatlısı 45 Muhtarı ile aile ortamı oluşturabilecek şekilde doyumsuz bir zaman süreci yaşadım.12 Mart 2006 tarihinde yapılan Beykoz Muhtarlar Derneği Genel Kurulunda,yeni seçilecek yönetimin önünü açmak düşüncesiyle istifamı divan başkanlığına sundum.
Çok mutlu olduğum ve keyif aldığım bir dönemi bana yaşatan 11 Nisan 2004 tarihli genel kurul üyelerine ve bu genel kurulundan çıkan yönetim kurulu üyeliriyle,başkanı Cavit Gül'e gönül dolusu teşekkür ediyorum.12 Mart 2006 günü göreve gelen Yüksel Kılıç Başkanlığındaki Beykoz Muhtarlar Derneğinin yeni yönetimini en içten duygular ile tebrik ediyorum.Genel kurula verdiğim istifa dilekçemde de belirttiğim gibi hiç bir ünvana gerek olmadan,her zamanki ölçülerimden geri kalmayacak şekilde, yine Beykoz Muhtarlar Derneğinin ve Muhtarlarımızın hizmetlerinde olacağımın bilinmesini istiyorum.

Alışmış Kudurmuştan Beterdir

Dört yıl, dokuz aydır yayında olan gazetemizden bu serzenişleri hep duymuştursunuz,ilçe genelinde oluşan haber konularına hiç gitmeden veya gerek görmeden,ilgili kişi yada kurumdan, yani "topaloğlu hattından" onun bağlantılarıyla oluşan internet ortamından aldıkları haberleri kendi ürünleri gibi gösterip,halkımıza sunmanın ne denli inandırıcı olduğunu anlayabilmiş değilim.Beş yıllık yayın sürecimizde belki 5 defa olmayacak şekilde,mazeretimizi tüm şefvaflığı ile ortaya koyduğumuz halde, haber malzemesi alırken yaşadığımız sıkıntıyı bir Allah birde biz biliriz.Ne gariptir ki bazı arkadaşlarımız hiç emek sarfetmeden, armut piş ağzıma düş mantığı ile hareket etmekteler.Bu arkadaşlarımızında zaman zaman mazeretleri olabilir,istisna ölçüsünü aşmadığı süre içerisinde onlara saygı duymamak elde değil,amma bunu alışkanlık haline getirenler ve onları alıştıranlar,dün emek hırsızı oldukları gibi,bu gün sanal alemin (internet) arkasına sığınsalar bile bu gün de "emek hırsızı"dırlar.