Hani şu üç-beş
milyonluk İskandinav ülkeleri ile kıyaslanmıyormuyuz, tilt! oluyorum…
Nüfus olmadığı gibi yüz ölçümleri
de yok. Biraz çoğaldıkların da onlarda bocalıyorlar. Ama yine de bizlerden çok
farklılar. Hatta kendi içlerinde ve komşuluklarında çok ama çok bağlılar. Öyle ki
AB olarak güç olmayı bile seçtiler.
Etrafları da öyle. Hem
ülkesinden kaçıp oralara sığınanlarda yok! olsa da almıyorlar… Oysa ülkemiz
öylemi?
Ne Avrupalıyız nede
Dünyalı. Ortadoğu desen öyle bir şey yok zaten. Türk Cumhuriyetleri ortada. Tüm
olumsuzluklara ve yıpratılmalara ’’içten-dıştan’’ rağmen en güçlüsü biziz. Hatta
kendi halkı sıkıntı çekerken, bölgenin ‘’Hamisi’’ Türkiye.
Yolgeçen hanı mübarek.
’doksan dokuz millet’’ olduk kelimenin tam anlamıyla. Böyle devam ederse de
‘’azınlık’’ olma tehlikemiz bile olabilir !!! Siyasiler ve istatistikler ne kadar
dese de ‘’en genç nüfus’’ bizde, Eksik…
En genç ama
‘’tembel’’ en genç ama ‘’işsiz’’ zira maaş beğenmiyorlar. Yılların yöneticisi
maaşla başlamak istiyorlar…
En genç ama olmayan
eğitim sistemimden yok olan. En genç ama evden iş yapmaya düşkün, kayıt dışı
‘’entelektüel, vatanseverler’’
Tipik Orta doğu
ülkesiyiz vesselam. Hiçbir alan ve konuda ‘’sistem ve prensibimiz’’ yok
Boşuna
hayıflanmayalım, iyi yönetilmiyoruz diye. Çünkü iyi yöneticilerimiz parmakla
sayılacak kadar az..!!
Şaşırdık mı? Hayır…
Zira politikaya
atılanların çoğu yeterli bilgi birikim ve verilere sahip değiller. Donanımsızlar…
Her alanda ‘’kazanmak’’ üzerine kurgulandıklarından, seçilir seçilmez Vatan ve
Milleti unutuyorlar. Oysa, memleketimin en dip noktası bile SİVİL TOPLUM KURULUŞU’
ndan geçilmezken, bu kadar acz içinde neden kalıyoruz?
Örgütlü toplum, diye
pankart açanların, fiyaskodan öteye gidemedikleri görüntülerle ve neticeyle sabittir!!!
Nereye bakarsak
bakalım, Vizyonsuz ve misyonsuz kişileri yönetim kadrolarına gönderen irade
buralardan çıkıyor. Taban böyle olunca Tavan da ‘’dip’’ yapıyor haliyle. Onun
adamı, şunun ahbabı, ötekinin tanıdığı, falan da filan…
Birde ekip halinde, Koloni
gibi çöreklenenler var. Ama ne gam… mutlu mesut ‘’götürüyorlar’’
Hiç şüphe yok ki, EĞİTİM
birinci önceliğimizken, tam bağımsız ülke olamadığımızdan, dış güçlerin
istediği ‘’cehalete bağımlı’’ toplum olarak sürüklenip gidiyoruz.
Silkelenmeliyiz. Ama
Nasıl?
Devlet okullarına
önem vererek. Meslek okullarını çoğaltarak, hatta fazla fazla… Siyaset okulları
olmalı mesela, direk yönetici tandanslı. Bende neler yazıyorum ki, tamda seçim
öncesi… Kim takar Eğitimi, Yönetecek adamları seçmek yerine, Yönetilecek adamları
seçen sistem varken!!! Kim..?