Hoş
geldiniz;
Uzun
zamandır televizyonda yerli kanallar izlemek yerine ara sıra da olsa belgesel
kanalları izlemeye başladım. Hani şu;
insanoğlunun lütuf olarak bıraktığı kadar (!) doğada yaşamaya çalışan
hayvanların var olma mücadelesini, hatta özel anlarını bile detayına kadar
gösteren kanallar...
Yok..Yok!..
Yazımın içeriği hayvanların bu özel anları değil…
Aslında
benim için ilginç olan; hayvanların neler yaptıklarından daha çok, bizleri
onlardan her konuda çok daha fazla güçlü ve özel kılan akıl gibi, bizim için
uyarı sistemimiz olan vicdan gibi, huzurun, mutluluğun yolunu gösteren din
gibi, toplumsal ahlak gibi nimetlere sahipken maalesef ki bazı konularda
hayvanlar kadar bile olamayışımız…
Örnek mi? Çook…
Bir
yanda; hayatın kendisi için sınırlı
günlerden ibaret olduğunu, hayatın içinde bir duruşu olması gerektiğini ve bu
duruşu ile anılacağını umursamadan, yarış olduğunu sanan ve çevresindekileri
rakip olarak görüp çelme takmaya çalışan insanoğlu... Diğer yanda; bazıları insan beyninden bile ufak, gramajlık
cürümleri ile okyanusları aşarken önündeki arkadaşının biraz yan gerisinde yol
alan, önündeki arkadaşının kanatlarından çıkan hava akımından yararlanarak daha
az enerji harcarken arkasından gelen arkadaşı için "benim hava akıntımdan
faydalanmak neymiş sana gösterim..." demeyen! hele hele kanatları ile
çelme takmaya hiç yeltenmeyen! amaçları birlik içinde hedefe ulaşmak olan
kuşlar... Ortak yaşam uyumu son derece iyi olan ve birbirlerini kandırmadan iyi
geçinen yunuslar... Dal parçaları ve çamur ile yaptıkları basit bir yuvada ömür
boyu tek eş ile yaşayan, eşini asla aldatmayan kumrular... Vs..vs..
İnsanlığın
hükmettiği, daha doğrusu yok ettiği hayvanların doğada ki ortamlarını izlerken
bir birey olarak ezilip, bunlardan ders çıkarsam da maalesef ki bu pek uzun
sürmüyor... Hani bazen sevdiğimiz bir kişiyi kaybederiz onu toprağa veririz
yada başımızdan büyük bir kaza geçer ve Azrail’in gölgesi ile birlikte hayatın
gerçeğini görürüz veya gördüğümüzü sanırız fakat bir süre sonra katıldığımız
ortamlarda ki sahte duruşların, yalanların, sahtekarlıkların farkında olsak da
itiraz etmeden, suskun varlığımızla orada bulunmamız bile bizi ortak eder ya...
İşte öyle bir şey!
Aslında
benim bu ay ki amacım, bu belgeselleri izlediğim andaki duygu ile yazdığım bir şiiri
sizinle paylaşmaktı fakat pek yer kalmayacak gibi görünüyor. İnşallah yakışıklı
gazete patronum yer ayırır ve yayınlar.. (Şirinlik de yaptım hayırlısı :) )
__________________
MELEKLER
BİZİ KABUL EDER Mİ?
Bazen
dünyaları fethedecek güçte gibiyim,
Bazen de
bir kum tanesinin altında ezilecek gibi!
Bazen
okyanusları bir çırpıda aşacak gibiyim,
Bazen de
bir su damlasında boğulacak gibi!
Bazen! kollarımı açsam diyorum her iki yana,
Bir
yamaçtan kendimi bıraksam rüzgarlara,
Katılsam
göçmen kuşların aralarına
Katılsam
diyorum ama…
Alırlar
mı acaba?
Birbirlerine
çelme takan, yarı yolda bırakan,
Şu
insanoğlunu aralarına.
*****
Bazen
yolda karşıma her çıkana gülümseyip selamlaşmak istiyorum,
Bazen de
tüm insanlardan, hatta insanlığımdan bile uzaklaşmak!
Bazen
bıraksam diyorum kendimi serin tuzlu sulara,
Gerçek
dostluğu bulsam yunusların arasında
Bulsam
diyorum ama…
Alırlar
mı acaba?
Menfaate
yenik düşmüş,
Şu
insanoğlunu aralarına.
*****
Bazen
özlüyorum sokakta oyun oynayan o masum çocukluğumu,
Bazen de
çocukken hayalini kurduğum o aşk dolu, sımsıcak yuvayı!
Daha da
geç olmadan katılsam diyorum kumruların aralarına,
Tüm
öğrendiklerimi unutup! Yeni baştan öğretseler bana...
Kendileri
gibi sevmeyi!
Ömür
boyu sadık kalmayı!
Aza
kanaat ederek mutlu olmayı!
Öğretseler
diyorum ama…
Alırlar
mı acaba?
Sevdiğine,
eşine, dostuna... ihanet eden,
Şu
insanoğlunu aralarına.
*****
Bazen
gündüzü özlüyorum gecenin karanlığında,
Bazen de
geceyi özlüyorum!..
Hiçbir
şeyi gizlemeyen o gündüzün aydınlığında
Bazen
ölümsüz gibi yaşamak istiyorum şu hayatı,
Bazen de kıskanır oluyorum selası okunanları
Hırs ile
dolmuş, kana bulanmış şu dünyayı bırakıp,
Bir an
evvel katılsam diyorum meleklerin yanlarına
Katılsam
diyorum ama…
Hayvanlardan!
bile ders alamayan,
Şu insanoğlunu
kabul ederler mi? Acaba!
*****
Masum sanmayalım,
Ey dostlar kendimizi
Seyirci
bile kalmışsak bir tek olumsuzluğa
İnsanlığı
lekeleyenlerden, dünyayı kirletenlerden
Benim
de!.. Sizin de!.. Ne farkımız kaldı ki.
-------------------------
Bana
ayırdığınız zamanınız için çok teşekkür ederim.
Saygı
ve Sevgilerimle, Hoşça kalın