Karar "Geleceğimiz" Olacak

27-12-2020 3561 Yorum yok. Yorum Ekle

Ülke olarak en önemli gündemimiz aşı ve uygulama zamanı olarak gözüküyor. Korona virüs aşısıyla alakalı özellikle sosyal medyada söylentiler aldı başını gidiyor.

Genetik kodların değiştirilmesinden, milyonlarca kişinin bedenine mikroçipler yerleştirmeye kadar birçok teori var. Bu iddiaların ortaya çıkmasının sebebi ise, Mart ayında Bill Gates'in yaptığı bir açıklama. Gates, kimlerin iyileştiğini, kimlerin test edildiğini ve kimlerin aşı olduğunu gösteren "dijital sertifikalar" olabileceğini söylemişti. Hal böyle olunca, ister istemez insanlık olarak düşünmeye, sureci tartmaya başladık.

 

En çok dillenen teorilerden biri de cenin dokusu iddiası. Aşıların insan ve hayvan ceninlerindeki bazı dokuları, özellikle de akciğer dokularını içerdiğine yönelik söylentiler, bu iddialar bazen de "anne karnındaki 3-6 aylık bebeklerin kürtajla alınıp bedenlerinin aşı çalışmaları için kullanılması" şeklinde paylaşılıyor.

 

Sizlerde okurken, yok artık demediniz mi?

Dünya, nerelere geldi. Neler konuşuyoruz, yazıyoruz farkında mısınız?

 

Aşı konusunda sadece iki tane öne çıkan teoriyi sizlerle paylaşmak istedim. Bunlar gibi birçokları var.

 

Nedense, yurtdışı menşei taşıyan bu aşılara güvenmiyorum, bizim aşı nerede? Ha çıktı ha çıkıyor derken, yine Çin aşısına kaldık.

 

Yazımı sonlandırmadan derin ve değinmesem olmaz diyeceğim bir konuya dokunmak istiyorum. Şeb-i Arus törenleri 17 Aralık’da başladı. İBB’de etkinlik düzenledi. Buraya kadar her şey normal, fakat Mevlevi töreni yıllarca uygulanan geleneğin dışına çıkılarak yapıldı. Bu tarz artık gelenek halini almış törenlerde, bir şekilde ucundan kıyısından değişiklik yapılmaması gerektiğine inanıyorum. Günümüz teknolojisinde herkesin elinde kaynaklar var, araştırsınlar okusunlar, lakin törenlerin özünü, ruhunu bozmasınlar.

Çağdaşlık, ileri görüşlülük bu değil emin olun eğreti duruyor üzerinizde, yapmayın elinizde kalır.

Saygılar…