KAYMAKAM OLMADAN ÖNCE "ADAM" OLABİLMEK!..

26-10-2021 1656 Yorum yok. Yorum Ekle


Ahh delikanlı... ahh yakışıklı kardeşim…

(Sen şimdi sana yaptığım bu hitabı da duysan, bana da kızar 'haddini bil' dersin...)

Ailen seni beslemiş, büyütmüş, okutmuş...

Sen de akıllıymışsın ki, okullarını iyi derecede bitirerek daha 30 yaşına bile gelmeden

Bu devlet, sana Kaymakamlık gibi büyük bir görev vermiş,  bir ilçeyi sana emanet etmiş.

Fakat sen ne yapmışsın, ilçede bir okul ziyaretinde,  sana "hoş geldiniz" diyerek el uzatan öğretmene "hadsiz, çık dışarı bekle" diyerek sınıftan kovma basiretsizliğini göstermişsin.

Demek ki sen sadece, kitapları okuyup, ezberleyip,  iyi notlar alacak kadar akıllısın!.

Sen yine de üstüne alınma da biz buna okul dönemindeyken "ineklemek" derdik. Benim ve benim gibilerin daha ilk veya ortaokul döneminde öğrendiklerini de eminim okumuş veya duymuştur.

Örneğin; “Oğlum ben sana, 'paşa olamazsın' demedim ki,  ‘adam olamazsın’ dedim!. Cümlesi ile biten kıssadan hisse hikâyeyi…

Veya Atatürk'ün sözlerinin damga vurduğu, yaşanan şu olayı...

1927 yılında Kastamonu Valisi, bir baloda kendisini geç fark ettiği için ayağa sonradan kalkan bir öğretmeni bakanlığa şikayet edince olay Atatürk’ün kulağına gider.

Atatürk olayı öğrenince şu talimatı verir: “Hemen Valiyi görevden alın. Yapılacak bu kadar işimiz varken genç bir öğretmenle uğraşan Valiyle bir yere gelinmez.”

...................................................................................................

Fakat

Duymak, okumak, "ezberlemek"  ve mezun olmak başka…

Okuduklarını, öğrendiklerini, sadece beyninde değil,  aynı zamanda yüreğinde de taşımak! başka.

Vali, Kaymakam, Başkan, vs. olmak başka. "Adam" olmak başka!

Hatta;

Devlet adına,  Millet için görev adamı olmak ve sevilerek saygın olmak daha da bir başka.

Daha yolun başındasın, geç kalmış da değilsin okullarda anlamadıklarını bu içine düştüğün talihsiz olayla, inşallah, yüreğinde anlarsın!

Sağlıcakla kalın

Hoşçakalın…