İlçemizde yıllardır alışılagelmiş
düzen gereği, yerel ve merkezi yönetim temsilcileri, özellikle göreve yeni
başladıkları dönemlerde ve sonrasında zaman zaman, İlçe Yerel Basını ile bir
araya gelerek hizmet rotalarının ana temasını ve bu tema doğrultusunda neler
yaptıklarını paylaşırlardı.
İçerisinde bulunduğumuz zaman
diliminde, bu işleyiş biçimi maalesef halen vücut bulmuş değil. Ve bu anlamda
vatandaşlardan, ne oldu da böyle oldu diye ciddi serzenişler almaktayım.
Otuz senelik Yerel Yöneticilik
tecrübesi bulunan bir Belediye Başkanı, yirmi beş yıl başka ilçede Yerel
Yöneticilik yaptıktan sonra, partisi tarafından Beykoz Belediye Başkanı Adayı
gösterildi. Kendi tecrübesi, partisinin uzun yıllardır devam eden iktidar gücü
ile seçildiği Beykoz Belediye Başkanlığı döneminde, fark edilen hizmetlere
aracılık etti.
Ne var ki, hayat pahalılığı ve enflasyonun
zirve yaptığı, emeklilerin ciddi anlamdaki geçim sıkıntısının sokağa yansıması;
partisinin yüksek oy potansiyeline sahip olmasının rehavetiyle, ortaya böyle
bir tablo çıktı.
Seçim seçimdir diyerek devam edersek
eğer, sokağa yansıyan birçok siyasi gelişmeler bulunsa da, konuyu Beykoz’a
indirdiğimizde, iktidar partisi ve oy oranı açısından ona en yakın olan ana
muhalefet partisi ile yaşanan kıyasıya rekabet söz konusu oldu.
Kuşkusuz tüm siyasi partilerin tüm
kadroları sahaya çıkmak zorundaydılar ve çıktılarda, kurallar gereği
çalışmalarını gerçekleştirdiler. Ortaya çıkan sonuç belli, uzun yıllar sonra
ana muhalefet partisi kadrolarının kazandığı bir belediye yönetimi göreve
geldi.
Türkiye genelindeki yaşanan ekonomik
sıkıntının, yerel seçime büyük yansıması olurken, bunu sokakta işleyen, bir
parti yönetimiyle birlikte, önemli bir etkende, geçmiş dönem belediye başkanı
olarak görev yapmış, Beykozlu birisinin yeniden sahaya çıkması, rakipleri
tarafından halkın dikkate alabilecekleri, hiçbir olumsuzluk ortaya konulamaması
ve ikili ilişkiler başta olmak üzere, iletişim becerisinin oldukça yüksek olan
avantajını, sahada çok iyi kullanan bir ana muhalefet Belediye Başkan Adayı’nın
farkındalığına da unutmamak gerekli.
Buraya kadar genel bir değerlendirme
yapmaya çalıştım, şimdi yazımın girizgahına dönerek, konuyu ilçemize yeni
atanan Kaymakamımız, görev süreci biten eski Belediye Başkanımız ve göreve yeni
seçilen mevcut Belediye Başkanımız ile ilgili kısa kısa tespitlerimi aktarmak
istiyorum.
İlçe Kaymakamımızın eş durumundan
zorunlu tayin olması sonrasında, dünya metropolü sayılan İstanbul’umuzun Vali
Yardımcısı, şirin ilçemize Kaymakam olarak atandı.
Görür görmez insanın kanının
kaynadığı, etrafa oldukça pozitif enerji veren yeni Kaymakamımızın, üzerinde
bulunan Devlet görevine, kendi kişisel donanımıyla neler katacağını, ilçe yerel
basını olarak kendisinden özel dinlemek isterdik. Bu beklentimiz devam ederken,
dikkatimi çeken başka bir ayrıntı ise Kaymakamımızın ilçemizin bir numaralı
yönetici olması hasebiyle, Halk Beykoz Kaymakamını, ilçe genelinde yapılan
etkinliklerde yanlarında görmek istemekteler. Maalesef ki Kaymakamımızı istisna
olanların dışında, katılacağını ümit ettiğimiz etkinliklerde göremiyoruz.
Gelelim 31 Mart 2024 Yerel Seçimleri
sonrası ilçemizin yerel yönetim kadrosunun değişmesi sonrası geçen sürecin
fotoğrafına.
Önceki dönemde belediye kapısından
girip, görevliye hangi iş için geldiğini söyleyememe becerisizliğine sahip
belli bir kitle, ne olduysa çok sesli olarak sokakta, işte ben ve arkadaşlarım,
akrabalarım olmasa, ana muhalefet partisi ve onun adayı göreve gelemezdi gibi
naralar atarak, neredeyse belediye özel kalem önünde yatak yorgan getirip
yatmadıkları kaldı.
Buna ek olarak, bir önceki belediye
yönetimini ve geçmişte her dönemin belediye yönetimlerini yalamalarıyla isim
yapmış, kimlik erozyonuna uğramış, halen kendilerini parti dinamiği gibi
göstermeye çalışan zavallı bir grupta, belediye özel kalemi önünde kurulan
kampta kendilerine yer bulmaya çalışmaktalar.
Sonuç olarak, işin özünde Kaymakamımız
ilçe yerel basını ile ivedilik ile bir araya gelip, her yiğidin yoğurt yemesi
farklı olur misali, yoğurdu yeme biçiminin nasıl olduğunu anlatmalı ve biz de
çalışmalarını seve seve halka duyurmaktan büyük keyif almalıyız.
Bir önceki Belediye Başkanımızda, yine
yerel basın ile bir araya gelip, birlikte geçirmiş olduğumuz beş yılın
mütalaasını yapmalıydı. Yerel basına yapacağı bilgilendirmelerin, kendi sosyal
hesaplarındaki paylaşımlarından daha iyi anlaşılacağını tahmin ediyorum.
Son olarak ta, Beykoz’un evladı olarak
ayrı bir sevgi yumağı ile sarmalanan, yeni Belediye Başkanımızın da, acilen
sadece ilçe yerel basının olacağı bir toplantıyı gerçekleştirmeli. Bu
toplantıda, seçim sürecinde anlattıklarının, görevde olduğu üç aylık süreçte
neresinde, belediye yönetimi çalışmalarında kendi penceresinden baktığının
dışında, halka anlatmaya ve üç aylık çalışma döneminden sonra yol haritasında,
özellikle ekonomik sıkıntılar başta olmak üzere, ne gibi değişiklikler olacak,
ayrıca kadrosuyla olan uyumunu paylaşmalı.
Bilmem ki çok şey mi istiyorum acaba…