ŞEHİTLERİMİZ

16-10-2016 6034 Yorum yok. Yorum Ekle

Dostlarım, maalesef son yıllarda en çok duyduğumuz kelime "ŞEHİTLERİMİZ"  oldu. Her sabah kalktığımızda, haberleri dinlemeye başladığımızda yüreğimiz ağzımızda aman bugün şehit haberi gelmesin diye dualar eder olduk. Artık Türk halkının canına tak etti. Her yerde hep bir ağızdan YETER ARTIK diye haykırır olduk. Üzüntümüzü anlatmamız, tarif etmemiz mümkün değil. Bu acıyı anlatmaya kelimeler, sözcükler yetersiz kalır. Rabbim şehitlerimizin ailelerine sabırlar ihsan etsin.

İşte sözün bittiği yer burası oluyor.

Şehitlik mertebesine ulaşma, şehit kimlere denir bunları hepimiz acıyla biliriz. Yine de ben yazıya dökmek istedim. Herkes şehit olamaz. Şehit olmak ve şehitlik mertebesine ulaşmak için her şeyden önce Müslüman olmak şarttır. Ne yaparsa yapsın, nerede nasıl ölürse ölsün veya öldürülsün Müslüman olmayan şehit olamaz. Şehitlerde çeşit çeşittir. Savaşta ölen bir asker ile attan düşerek şehit olan arasında çok fark vardır. Savaşta, hac yolunda, hudut boyunda nöbette ölenlere kıyamete kadar ibadetlerin sevabı devamlı verilir. Her biri kıyamet günü geldiğinde yetmiş kişiye şefaat eder. Şehitlik İslam da en büyük mertebedir. Şehitlerin Allah katında kadir ve kıymetleri çok yücedir. Ahirette en büyük rütbenin Peygamberlikten sonra şehitlik olduğu belirtilmiştir. Bunun içindir ki şehitlerin bütün günah ve kusurları Allah tarafından affedilmektedir.

Müslümanları düşmanlarına üstün kılan en önemli gerçeklerden biri "ölürsem Şehidim, kalırsam Gazi !....." İnancıdır. Bu durum ayette "iki güzelden biri" şeklinde ifade edilmiştir.

Sözün özü Rabbim güzel ülkemizi hainlerden, düşmanlardan, dost görünüp içimizdeki vatan hainlerinden korusun.

Artık ülkemize, milletimize Şehit acısı yaşatmasın.

Saygılarımla.