Okuyalım/Anlayalım

12-11-2016 5637 Yorum yok. Yorum Ekle

Bir 10 Kasım daha geldi çattı. Hepimizin kendince şikâyetleri var Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e. Bu Ülke, Bu Millet, Bu Vatan için tartışmasız minnet duyduğumuz Atam, hayatını düşünmeden Vatan, Millet yolunda çürütürken, bu yol boyunca yaşayarak kimi zaman sadece öngörerek edindiği birçok bilgiyi, biz bu vatanın sahiplerine yol gösterici olsun diye Nutuk’ta toplamıştır.

Bu 10Kasım da değişik bir şey yapın alın Nutuk okuyun.  Okumamış olanlar zaten biran evvel okusunlar, lakin okumuş olanlar ki buna bende dâhilim bir kez daha okuyun belli aralıklarla tekrar okuyun her seferinde dikkatinizi bir başka anekdotun çekeceğine kefilim. Hemen kafanızda bugüne uyarlayın, o zaman bir kez daha göreceksiniz Atatürk Nasıl Bulunmaz Bir Lider, anlayacaksınız.

Geçen yıldan bu yıla şöyle hızlıca bir bakıyorum da tablo gittikçe kötüye gitmiş bunu görüyorum.

Her yiğidin yoğurt yiyişi farklı olur hesabı yönetilen ülkemde, yiğit olan er meydanında belli olur derler ama biz hep arkadan vurulduk, vuruluyoruz. Dış ilişkilerde kiminle el sıkışsak, yılan gibi döner dolaşır bizi sokar oldu. Öte yandan ülkenin hali zaten belli. Tam toparlanmaya başladık hatta daha da fazla Cumhuriyet, Demokrasi sevgisiyle bezendik derken traji komik vakalara rastlıyoruz, ne hale geldik demekten kendimi alamıyorum.

Bir önceki yazımda medyanın kirlendiğinden belli cepheleşmeden bahsetmiştim. Aynı şekilde her geçen gün büyüyerek ve göze sokularak gelen tekelleşmeye de dikkat çekmek istiyorum. Bu tekelleşme de yancı gazetecilik terimini lugatımıza soktu, esefle kınıyorum. Biz irili ufaklı medya camiasının bir kenarından geçen bireyler, az çok neyin suç neyin etik dahilinde olup olmadığını biliriz. Kalemimizi buna göre sallar, suç unsuru oluşturacak durumların etrafından dolanır, yeri gelir üstünden atlar yine geçeriz. Bu nedenle yapılan her yanlış hepimiz tarafından görülür bilinir. Biz aramızda kimin ne olduğunu biliriz.

Peki, siz biliyor musunuz kim Fetöcü kim değil? Hayır. Hâlbuki çokta içimizdelerdi değil mi hatta burnumuzun dibinde şuracıkta köprüde patladı toplar tüfekler ama yine de izler birbirine karıştı işte. Birkaç gün önce sayılı ana haber bülteninde sayılı dakikalarda gördüğünüz Fetö Soruşturmaları kapsamında konuşan İlker Paşa’ya kulak vermenizi diliyorum. Çok çarpıcı açıklamaları var, bana göre sümeraltı edilen.

Kimsenin köşesine çekilmemesi ve mağduru oynamaması gerektiğinin altını çiziyor Paşa. 15 Temmuza kadar yapılması gerekenlerin yapılmadığına, bu oluşumun bir an da palazlanmadığına, fakat kendisi görevdeyken bu oluşuma dikkat çektiğinde siyasi konjonktürler gereği hep ötelendiğini söylüyor. Tek bir suçlunun olmadığını fakat siyaseten atılan adımların da 15 Temmuzu getirdiğini ve buna benzer birçok çarpıcı başlık var kesintisiz 5-6 saat konuşarak komisyonun bir anlamda aydınlanmasını sağladığına kalben inanıyorum.

Umarım hak, hukuk, adalet, vicdan, öngörü duygularımızı yitirmediğimiz günler yakındır.