Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Necla Birgül İyison, İstanbul’da yaygın görülen ve yumurtalarını sığ sulara bırakan Asya kaplan sivrisineğinin ısırdığı kişilerde alerjik reaksiyona yol açabildiğini belirterek, Beykoz ve Sarıyer’de yaşayan vatandaşların balkon ve bahçelerinde su bırakmamaya dikkat etmelerini önerdi.
Asya kaplan sivrisineğine karşı uzun vadeli ve çevre
dostu bir çözüm geliştirmek için çalışmalar yürüten İyison, bu sivrisineğin
Güney Amerika’dan yapılan ticari alışverişler sırasında, gemi vasıtasıyla
geldiği Türkiye’de ilk kez 2011’de Trakya’da, 2017’de Karadeniz’de görüldüğünü
ve ardından İstanbul ile farklı bölgelere yayıldığını belirten İyison, invaziv
bir tür olduğu için ortama çabuk adapte olup orada çoğalabildiğini dile
getirdi.
“BELİRTİLER GEÇMEZSE DOKTORA GİDİLMELİ”
Doç. Dr. Necla Birgül İyison, Asya kaplan sivrisineğinin ısırdığı kişilerde yarattığı etkiye ilişkin, şu bilgileri verdi: “Isırdığı kişilerde alerjik reaksiyonlara yol açabiliyor. Öncelikle kasılma meydana geliyor. Sonra kızarma oluşuyor belirli bir bölgede. Bunu nasıl giderebiliriz? Kızarıklık oluşan bölgeye buz koyabiliriz. Bu hem iltihabın yayılmasını hem de kaşıntıyı engelleyebilir. Antihistaminik merhemler de kullanılabilir. Belirtiler geçmezse doktora gidilmelidir. Eğer sinek boğaz bölgesini ısırırsa, bu şişlik meydana getirdiği için çok tehlikeli olabiliyor. Bu gibi durumlarda hemen doktora başvurulması gerekiyor.”
“DIŞARIDAKİ SU BİRİKİNLERİ ÖNLENMELİ”
Bu türün yumurtalarını su birikintilerine bıraktığına
işaret eden İyison, şöyle konuştu: “Yumurtalarını genelde sığ sulara
bırakıyorlar ve oradan yayılıyorlar. Dereler, açık alandaki su birikintileri,
su kanalları, bidonlar, havuzlar bu sivrisineklerin yumurtalarını
bırakabileceği yerler arasında. Yumurtalar zamanla gelişiyor, gelişmelerinin
ardından onlar da tekrar yumurta bırakıyorlar. Uygun koşullarda 1 hafta
içerisinde çoğalabilirler. Bir kerede yaklaşık 50 yumurta bırakabiliyorlar. Bu
nedenle, dışarıdaki su birikintileri önlenmeli. Yurt dışında yapılan bir
araştırmaya ait makalede, su birikintileri olan ve olmayan bir yerde bu
sivrisineklerden kaynaklı sarıhumma, dang humması hastalıklarının ne kadar
yaygın olduğuna bakılmış. Makalede, bu su birikintileri kalktığında bu
hastalıkların yayılımının yüzde 50-60 azaldığı bildirilmiş.”
“BEYKOZ VE SARIYER’DE YOĞUN ŞEKİLDE
GÖRÜLÜYOR”
Doç. Dr. İyison, bu türün şu anda İstanbul’daki yaygınlık
durumu ve yapılması gerekenler hakkında da şu değerlendirmelerde bulundu: “Şu
anda İstanbul’da yaygın. Sarıyer’de, Beykoz’da yoğun şekilde görülüyor. Ancak
bence iklim değişikliği nedeniyle artık her yere yayılıyor. Belediyeler
ilaçlamaları artırabilir, belirli bölgelerde daha fazla ilaçlama yapabilir.
Vatandaşlar da balkonlarında, bahçelerinde veya çevrelerinde su bırakmamaya, su
birikintilerine dikkat edebilirler.”
“YAYILMALARINA ENGEL OLMAYI HEDEFLEMELİYİZ”
Asya kaplan sivrisineğine yönelik gerçekleştirdikleri
çalışmalardan da bahseden İyison, “Genellikle sivrisineklere karşı aynı ilacın
uzun süre kullanılması bu ilaca karşı direnç geliştirmelerine neden olmaktadır.
Bu nedenle sivrisineklerin ilaçlara bağışıklık kazanma yollarını moleküler
düzeyde çalışıyoruz. Bu sayede etkili bir yöntem geliştirip daha fazla
yayılmalarına engel olmayı hedefliyoruz.” şeklinde konuştu.
Haber Kaynağı: AA
Beykoz,Sarıyer,Asya Kaplan Sivrisineği,Boğaziçi Üniversitesi,Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü,Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Necla Birgül İyison,Doç. Dr. Necla Birgül İyison