Beykoz Belediye Başkanı Murat Aydın, Alibahadır Mesire Alanı Kemankeş Restoran’da ilçe yerel basınıyla buluştu.
Beykoz Belediye Başkanı Murat Aydın ve İletişim Koorinatörü
Enes Buladı’nın ev sahipliğinde gerçekleşen toplantı sabah kahvaltısı ile
başladı.
Beykoz yerel basınının yaptığı haberler, Beykoz Belediyesi’nin
bilgilendirmeleri ve toplantıya katılan basın mensuplarının toplantı anında ki
görüşmelerden çıkardıkları sorular üzerine devam eden toplantıda, son günlerde
ilçe gündeminde oldukça yer bulan Tokatköy Kentsel Dönüşümü ile ilgili son
gelişmeler Başkan Aydın’a soruldu.
Konu ile ilgili ilçe yerel basını vasıtasıyla vatandaşları
bilgilendirerek, oluşan bilgi kirliliğinin önüne geçmekten mutlu olacağını
söyleyerek sözlerine başlayan Başkan Aydın “Tokatköy’de mülkiyeti kamuya ait
olan, üzerinde yaklaşık 600 bağımsız birimin bulunduğu, yaklaşık 83 bin metre
karelik alanda afet referanslı kentsel dönüşüm çalışması düşünülmüş, 7-8 yıl
önce. İlk başlangıçta burası Beykoz Belediyesi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin
şirketlerinden KİPTAŞ ile birlikte bir yola çıkılmış, tabi ki Bakanlıktan’da
destek alınarak. Sonra yaşanılan süreçler ve bundan iki buçuk yıl öncesine
geldik. Yerel seçimlerde halkımız Beykoz’da yetkiyi Cumhur İttifakına verdi.
İstanbul’da yetkiyi Ekrem İmamoğlu Başkan’a CHP, İYİ Parti ve diğer ittifak
halinde olduğu partilerin temsilcisine vermiş oldu. Ondan sonra KİPTAŞ burayla
biraz ilgisiz kaldı. Bizde sürecin devam etmesinden yana, önceden verilmiş bir
söz var, rahmetli Yücel Ağabey’in vermiş olduğu bir söz var, önceki Büyükşehir
Belediye Başkanlarımızın vermiş olduğu söz var, onun üzerine devam ettirmekten
yana o bölgede ki insanların görüşlerini alarak bir 20-30 kişiyle eski İmam
Hatip Lisesi’nin orada toplantı yaptık. Orada, tavırlarının projenin devam
etmesinden yana olduğunu ve kendilerinin ortalamanın duygusunu ve düşüncesini
bize aktardıklarını ifade ettiler. Onun üzerine tamam dedik. Geçmişte de
verilen bir söz var, bu işe devam edelim. Nasıl devam edeceğiz, ben KİPTAŞ
ilgisiz kalınca, bide Büyükşehir’de de işin hızlı yürüme ihtimali olur olmaz,
ben konuyu Çevre ve Şehircilik Bakanımıza sundum. Birkaç kez görüştük.
Nihayetinde Bakana kabul ettirdik. Yalnız projede 1200’den fazla bağımsız birim
vardı önceden yapılan ön projede, onun çok yoğun olduğunu gördük. O, 1200’den
fazla evinde yaklaşık 400 tanesi ilçe Belediyesine kalacak olan yerlerdi. O
proje tam hoşumuza gitmedi, Bakanlıkta zarar ederiz girmesek mi gibi bir
yaklaşımda bulundu. Ben Bakanımıza dedim ki biz, bize düşecek 400 adet konuttan
vazgeçelim madem yoğunlukta var, hem yoğunlukta azalmış olur, biz böyle bir fedakârlık
yapıyoruz, sizden de Bakanlık olarak bir fedakârlık bekliyoruz. Sağ olsun Çevre
ve Şehircilik Bakanımız o fedakârlığı yapacağını söyledi yeni projenin
çalışmalarına başladık. Proje bir noktaya geldikten sonra ofis açarak projeyi
halkla paylaşmaya başladık. Projemiz bu, ön görülerimiz bu, gelin bize irade
beyanında bulunun. Çoğunluk olarak evet biz bu projeyi destekliyoruz, istiyoruz
derseniz biz geçmişte verdiğimiz söz üzerine devam edeceğiz, yok bizim irademiz
bu projenin devamından yana değil diyorsanız da takdir sizin. Biraz zaman geçti
ve nihayetinde bundan 6 ay önce durum tekrar canlandı, 3’de 2’den fazlası evet
biz yapabiliriz deyip imzalarını attılar. Bunun üzerine artık biz inşaat
aşamasına geçilebilir dedik ve süreci başlattık. Şimdi burada ne yapıyoruz; 83
bin metre kare yer var. Bu yerin mülkiyeti Beykoz Belediyesi’nin yani tapuda
karşılığı Beykoz Belediyesi olarak yazıyor. Biz şöyle bir şey yapabiliriz, bu
yerleri orada yıllardır evi olan hemşerilerimize satabiliriz. Aynı 2B’ler de ki
gibi tapularını verebiliriz, piyasa fiyatlarının çok çok altındaki bir ücret
karşılığında. Ama çoğunluk ben bina istiyorum tercihinde bulunduğu için biz ve
zamanında Yücel Ağabey o satıştan vazgeçmişti. Satış yapmayalım, dönüşüm
yapalım Beykoz’a da bir örnek olsun bu diye. O yol bırakılmış, satsak ne olur
bugün orada piyasa fiyatı diyelim ki 3 bin Türk Lirasıysa, 250 milyonluk bir
yer örneğin ama o fiyata satılacak anlamında değil. Biz 500-600 liraya kanunun emrettiği
en düşük fiyatla verecek olsan metre karesini 50 milyonluk bir bedel söz
konusu, tapusunu verecek olsan. Bu 50 milyonu kim alacak Beykoz Belediyesi
alacak, biz bundan vazgeçtik. Biz bunu almıyoruz dedik. Alsak biz bu 50
milyonla daha başka hizmetler yapabiliriz, park yaparız, bahçe yaparız,
garibana yardımcı oluruz vs. vs. Biz bu hakkımızdan vazgeçtik. Buraya yaptığımız
işinde bir maliyeti var, alınacak para da biraz düşük bir para. Cumhurbaşkanımızın
onayıyla burada özel yetki kullanılıyor ve zarara imza atılıyor. Yaklaşık ön görümüz
300 milyonluk bir zarar ihtimali var. Tamam 600 küsür daireyi oturanlara
vereceğiz, geriye 180 civarı bakanlığa kalacak onu satacak ama o 180 daire
projenin maliyetini karşılayamıyor. Birde 20 yıl da tahsilat yapılacak. Netice itibariyle
kamu buradan 300 milyonluk zarar edebilir. Tabi iş bittiğinde ortaya çıkacak. Peki,
bu para nereye gidecek, orada ki 600 küsür daireye gidecek. Biz, tapularını alsalar,
50 milyonu alsak Belediye’nin kasasına koysak, her biri kendi imarına göre
inşaatını yapsa, 100 metre kare yer yapacak olsa tek bir katı en az 600 bin
Türk Lirasına mal olacak bugünün fiyatlarıyla. Birde arsa parası verecek. Biz çok
düşük bir parayı 20 yılda alacağız. Net rakam değil ama ortalama 290-300 bin Türk
lirası arası. Kişi arsasını aldı, arsa parası verdi. Diyelim 200 metre kare
arsası var, orayı aldı en az 100 bin lira verecek mi oraya. Sonra ruhsat
harçları falan, artı metre karesine 5-6 bin lira harcayacak mı, 100 metre kare
nereden bakarsanız en az 700 bin Türk Lirasına mal olacak. Biz onu ortalamada
hesapladık 300 bin lirayı 20 yılda alacağız. Bir iş yapsan 700’e mal ediyorsun
ama devlet senden 300 alıyor ve bunu 20 yılda alıyor. Şimdi tablo bu. Orada çok
az sayıda ki insanlar milletin kafasını bulandırıyor. Niye bulandırıyor, ayrıcalıklı muamele
bekliyor ya da olaya siyasi olarak yaklaşıyor, olmasın bunlar başaramasın diye
düşünüyor ya da hasta, başka türlü açıklanamaz. Biz netice itibariyle Allah
nasip ederse biran önce başlayacağız. Tabi şimdi karda kışta neden çıkarıyorsunuz
diyorlar, boşaltmadan inşaat yapma şansımız yok ki. Biran önce inşaata başlarsak
çabucak teslim etmiş olacağız.” şeklinde konuştu.
Beykoz’a yapılması planlanan Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve
tamamen spor üzerine hizmet verecek bir Spor Üniversitesi içinde konuşan Başkan
Aydın “Marmara Üniversitesi için çok güzel bir kampüs yapıldı. 2 Milyon metre
kareden fazla. Bende iki kez gittim dolaştım. Olağan üstü güzel bir kampüs. Çok
vakıf değilim ama birçok fakülteyi oraya toplayacaklar. Burası ne olur, spor
üniversitesi benim arzum, Beykoz’da devlet üniversitesi olarak bir Spor
Üniversitesi olsun diye istiyoruz. Marmara Üniversitesi’nin Anadolu Hisarı’nda
ki yeri olur başka bir yer olur, ama Marmara Üniversitesi’nin bulunduğu yer
netice itibariyle bir üniversite alanı, Marmara Üniversitesi oradan giderse
başka bir devlet üniversitesi gelir. Spor bilimlerimi olur, farklı mı olur ama
spor bilimlerinde Riva’da bir spor üniversitesi olması çok daha iyi olur, geniş
alanlar var. Futbol Federasyonu’nun kamp alanı burası, diğer branşlarla ilgili
kamp alanı burada. Ulaşımı da çok kolay, o yüzden burada bir spor üniversitesi
olması daha iyi olur gibi geliyor bana.
Hastane meselesine gelecek olursak, Sayın Bakanımızla
görüşmelerimiz devam ediyor. En son
geldiğimiz noktada, Beykoz’da Beykoz Devlet Hastanesi var bir de onun ek hizmet
binası var. Bu devlet hastanesi aynı yerinde devam etsin, yeni bir hastane
yapalım, yeni hastanede Türk-Alman Üniversitesi orada, Şahinkaya’da eğitim için
ayrılmış 150 dönüm yer var. Onun 50 dönümlük bir kısmı hastane olabilir, diye
bizim bir teklifimiz var. Oraya bir hastane yapılsın, yapıldıktan sonra da
Beykoz Devlet Hastanesi yenilensin iki tane hastanemiz olsun diye teklifimiz
var. Sağlık Bakanımızla bizimle aynı kanaati paylaşıyor. İşin altını
oluşturmaya çalışıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Geçtiğimiz günlerde neredeyse Türkiye’nin tümünde etkili olan
ve dolayısıyla da İstanbul’da da görülen kar yağışı ile ilgilide konuşan Beykoz
Belediye Başkanı Murat Aydın “ben beş dönemdir Belediye Başkanlığı yapıyorum.
İstanbul’da birkaç kış buna benzer olaylar yaşadık. Kimisinde İstanbul bu
olaylarda yetersiz kaldı, kimisinde bu afetlerde çabuk organize olabildi. Usul
şöyledir, meteoroloji önceden tahmin raporlarını bizlerle paylaşır, bizlere
mesaj gönderir bakın 22 Ocak Cumartesi günü Belediye Başkanlarının şahsına
gönderilen mesajı okuyorum; yapılan son değerlendirmelere göre bu gece
saatlerinden itibaren İstanbul’un kuzeyinden başlayarak etkisini arttırması
beklenen kar yağışlarının il genelinde aralıklı ve yerel olarak kuvvetli olması
bekleniyor. Bununla ilgili mesaj devam ediyor. Sonra Pazar günü ve Pazartesi
günü tekrar İstanbul için yoğun kar uyarısı daha. Kar yağışından iki gün önce
bu bilgilendirme yapılıyor. Bu mesajlar kime geliyor, İstanbul’da ki 39
Belediye Başkanına ve Büyükşehir Belediye Başkanına geliyor. Önceden bildiriler geldiği gibi 3 gün önceden
mesajda geliyor. Bu mesaj geldikten sonra nasıl hareket edilecek, İstanbul’da
AKOM diye Belediye’nin bir kuruluşu var, aynısını AKOM’da tespit ediyor. İBB
AKOM aracılığıyla ilçe belediyelerini arar haber gönderir. Der ki olağan üstü
bir durum var, bu uyarının büyüklüğüne göre Başkan Yardımcıları, ilgili Müdürler
ya da Başkanla görüşülür. Meteoroloji ayrım yapmadan kırmızı alarm gibi üst
üste mesajlar gönderiyor. Tabi süreçte AKOM’un da çalışmaları olduğu için AKOM
olağan üstü hal ilan eder, bir bize yazı gönderir, iki mesaj gönderir, üç
toplantıya davet eder ve AKOM’da olağan üstü durum elde edilir. İstanbul
Büyükşehir Belediyesi bunların hiç birini yapmadı. Bakın ben 5 dönemdir
Belediye Başkanıyım, 5 dönemdir uygulamada bütün bunlar geldiğinde olağan üstü
hal ilan edilir, toplanılır, kimde ne araç var, nedir ne değildir görüşülür ve
bir olağan üstü hal ilan edilir. Müdürlerimiz kesin çağrılır ve gerekirse de
bizler Belediye Başkanı olarak çağrılırız. Bunların hiç birisi yapılmamıştır. Bir
takım oyunudur bu iş. Bu oyunun 39 oyuncusu vardır ve İBB Başkanı’da
kaptanıdır. Kaptan ortada yok. Haberimiz yok. Bu iş yıllardır böyle yönetilir. Herkes
sahipsiz hareket etti. Olağan üstü bir durum ortaya çıkınca, Cumhurbaşkanımız
AFAD’ı görevlendirdi. Ortalık sahipsiz kalınca AFAD görevlendirildi. İşin
doğrusu budur.” ifadelerini kullandı.
Doğuş Haber Gazetesi İmtiyaz Sahibi Ozan Derviş, Beykoz Spor’un
hafta sonu oynayacağı maçı öncesi taraftar guruplarından kendisine Belediye
Başkanına iletilmek üzere bir talep geldiğini, talebin maç için taraftara
Belediye tarafından araç tahsis edilmesini istediklerini Başkan Aydın’a iletti.
Başkan Aydın emniyet ile yapılacak görüşme sonrası taraftarlara yardımcı
olunabileceğini belirtmesi sonrası ERHA Beykoz Haber İmtiyaz Sahibi Talip Ercan,
taraftar için otobüslere 15 kişilik kota koyulduğunu hatırlattı.
Toplantının devamında Beykoz Belediye Başkanı Murat Aydın,
yerel basının sorularını yanıtlamaya devam etti.