RAMAZAN
RUHUNU VE BEREKETİNİ KAYBETMEYELİM
Değerli
Okurlarım, 11 ayın sultanı olan Ramazan-ı Şerif Ayını geride bırakıp bayrama
eriştiğimiz şu günlerde hepinizin bayramını en içten duygular ile tebrik eder,
sevdikleriniz ile birlikte nice bayramlara sağlık ve sıhhat içerisinde
ulaşmanızı dilerim.
Bu
mübarek ayın maneviyatına uygun olarak hareket edenlerin kendilerinde daha bir
rahatlık hissetmiş olacaklarını, eksiklikleri olanların ise giderme yönünde
önlemler alacaklarını tahmin ediyorum. Tabi bunun ötesi, ayrı bir konu ki benim
boyumu aşan durum, bu duruma asla müdahil olmak istemem. Ve olamam da…
Fakat
dikkat çekmek istediğim bir başka konu var,
bu mübarek ayda gerek evlerde, gerekse kurumlar adına verilen iftar
davetlerine tanık olduk. Mevlam davet verenlerin hayır hasenatını yüce
dergâhında kabul buyursun.
Dikkat
çekmek istediğim konu ise, gözden kaçan
bir ayrıntı olacağını düşündüğüm, davetlerin ön hazırlığı ve konukların
ağırlanması ile ilgili, konuya hassas bakanlar, davetli kitlesi ile ikram
oranını orantılı yaparak konuklarını Ramazan Ayı’nın ruhuna uygun olarak mutlu
ederken. Maalesef ki maalesef bazıları ise konunun biraz reklam boyutuna
kaçarak, davetli kitlesini oldukça fazla tutup, ikram boyutunu da o oranda
küçülterek, ucuz ve kişiye yetmeyecek bir menü tercih etmeleri sıkıntı
yaratmadı değil. Birde buna davetlileriyle de gerektiği gibi ilgilenmeme
eklendiğinde sıkıntı daha da büyük boyutta oldu.
Tabi ki
bunu, hem karakterim gereği, hem de etik bulmadığım için asla ve asla isim vererek
yazmam mümkün değil. Amacım gelecek sene bu konuya biraz daha fazla özen
gösterilmesini sağlamak olduğu için dile getirdim.
Bayramınızı bir kez daha tebrik ettikten sonra, 24 Haziran Seçimlerinin Ülkemiz için hayırlı olmasını dilerim.