Köşe yazım birazcık uzun ve zamana dayalı bir yazıdır, zaman
sorunu olanların en müsait zamanda okumalarını özellikle istirham etmekteyim.
Benden çok farklı bir köşe yazısı bekliyor olabilmenize saygı
duyuyorum. Zaman zaman bunu yapmaktayım. Birbirinden değerli Köşe
Yazarlarımızın her birisi ayrı pencerelerden farkındalıklı yazılarıyla bu
sürece olağanüstü katkı koymaktalar, onlara çok çok teşekkür ettiğim gibi
zamanınız olursa her birisinin köşe yazılarını, itina ile okumanızı istirham
etmekteyim.
Günümüz dünyasında, sanki her bir şeyi halletmişiz gibi çok
yakın dostlar, arkadaşlar ve akrabalar birebir ilişkilerimizi, saman ipliği
misaline koptu kopacak noktaya getirmiş durumdayız.
Aslında daha refah ve huzurlu yaşayabilmemiz adına yapmamız
gerekenleri, yaşam şartlarının acımasızlığı ve sorumluluklarımızdan kaçıp,
vatandaş olarak bizim adımıza karar verecek her türlü kurumsal yapıya daha
rahat hareket etme şansı verip, ortaya çıkan uygulamadan da en çok biz
vatandaşlar mağdur olmaktayız. Tabi bu
davranışı istisnanın dışında farklı ve olması gereken ölçekte yapanlar yok mu,
kuşkusuz var lakin ben onların sayısının çok fazla olmadığını ve sonuca
etkilerinin az olduğuna inanmaktayım.
O zaman bir kere demokrasimizin gereği olan seçme ve seçilme
zamanlarımız geldiğinde zaman bulup ta bizleri yönetme söylevlerine inandığımız
siyasilerimize oy vermek gibi en ulvi görevlerimizi yerine getirmekteyiz. Bunun
getirisinde de, kanunlarımız ışığında ortaya bir sonraki seçime kadar, yeni bir
yönetim anlayışı çıkmakta.
Buraya kadar her şey doğru, konuyu çok fazla dağıtmadan, esas
olan bundan sonrası, vatandaşlar olarak bizler siyasi dönemlerde önümüze çıkan
farklı siyasi anlayışlara destek vermiş olsak bile biten seçim sonrasında
ortaya çıkan tabloya çok büyük saygı duymamız ve hizmet için göreve gelen
mekanizmaya destek olmamız gerekmekte. Eğer beğenmiyorsak bir sonraki seçimde
daha dikkatli davranıp, önümüze sunulan yönetim biçimlerini daha dikkatli
değerlendirmeliyiz. Ama o süreç gelene kadar da desteğimizi gerekiyorsa
muhalefet olgumuzu elden bırakmadan da sürdürmeliyiz.
Biz vatandaşlar olarak bunları yapmamız gerekiyorken,
vatandaşların önünde her sektörde seçilmişler olarak görev yapanlarda,
seçildikten sonra sadece kendilerini seçen kitlenin değil de, hangi kurum adına
seçilmişlerse o kurumun bünyesindeki vatandaşlara eşit davranmak zorundalar. Bu
seçilmişlerin göreve geldikleri her makam için geçerli olan kavram olarak
unutulmamalı, unutulmuyor mu, tabi ki
unutuluyor ve her konuda seçilmişler ile olan ilişkilerimizde, yaşamın
acımasızlığını paylaştıkları için yukarıda belirttiğim sorumluluklardan bir
şekilde uzak kalan biz vatandaşları her zaman zorda bırakmakta.
Her iki taraf olarak, istisnanın dışında belirtmeye çalıştığım
hataları yapmaya devam ettiğimizde, yaşamsal sıkıntılarımızın artacağı da
ortaya çıkan ve çıkmaya devam edecektir.
Bütün bu sorumluluklarda ki çelişki ve yanlış hizmet üretme
keşmekeşlikleri, biz vatandaşları yakın ilişkilerinde de daha çok zorda bırakmakta,
yazımın ana temasında vurgulamaya çalıştığım gibi arkadaş, dost, akraba
ilişkilerimizi adeta saman ipliği bağlantısı haline getirmiş durumda.
Yüze başka, arkadan başka konuşma olumsuzlukları, toplum
içerisinde her geçen gün artmakta ve artık ilişkilerde saman ipliği
bağlantısının bile fayda etmeyeceği gerçeğini ortaya çıkartmakta.
Söylüyorum da ben ne kadar uygulayabiliyorum o da ayrı bir
konu, fakat gelin belki bir öz eleştiri sonrası başlangıç olur.
Olanaklarımız el verdiğince önümüze sandık veya bir şekilde
oy vermemiz gereken ortamlar konulduğunda daha bilinçli davranıp, çıkan sonuca
saygı gösterip, bir sonra ki oy verme zamanına kadar sonuca gerekirse etik
muhalefet ederek, katlanmasını öğrenmeliyiz. Seçilmişlerimizde sadece oy aldığı
kitleye hizmet götürme ”istisnalar hariç” hastalığından vazgeçip hizmetlerini
genele yaymaları gerektiğini unutmadıklarında;
İnanın aile, arkadaşlık, dost ve her türlü insani ve manevi
bağlarımız yeniden güçlenecek ve bu ilişkiler saman ipliğine bağlı endişesi taşımadan
devam edecektir.
Hayırlı bayramlar dileği ile hepinize en içten sevgi ve
saygılarımı sunuyorum.