BİZ GÖRDÜKLERİMİZİ VE DUYDUKLARIMIZI YAZDIKTA NE OLDU

17-06-2009 5465 6 yorum. Yorum Ekle
Sevgili Okurlar, hele şükür diyenlerin olduğunu duyar gibiyim, son sayımızın çıkış tarihinin üzerinden bir hayli zaman geçti. Hatta bir hafta yayında tutacağım dediğim, yellerinden eser kalmayan “yaz geldi kavak yelleri esmeye başladı” isimli köşe yazımı bile yenileyemedim.

Tabiî ki sizlere olan saygım gereği, bu süreci etik kurallar nispetinde paylaşacağım paylaşacağımda, nereden girip nereden çıkacağım bir türlü bilemediğim gerçeğini de yaşadığımı bilmenizi istiyorum.

İşin özünde çökertme, sindirilme ve biat ettirilme adına yapılan bazı düşüncelerin sinsice uygulamaya konulduğu kanaati artık iyice benliğime yerleşti.

Hep söylerim yerel yayıncılığın güç şartlarda yapılabildiğini, kardeşim güçse zorlanıyorsanız yapmayın bu anlattıkların hikâye diyenlerde olabilir ve bu düşünceye saygı duymamakta elde değil. Çünkü bizde aynen öyle yapıyoruz, yani zorlandığımız dönemlerde yayın sürecimizde aksamalar oluyor, bunu da çok açık bir şekilde siz değerli okuyucularımız ile paylaşmaktayız.

Ne var ki bizi zora sokan etkenlerin hepsi bize endeksli ve kendi hatalarımızdan dolayı değil, sürecin böyle olmasını isteyen ve bunun için özellikle çaba sarf eden güçlerin olduğu gerçeği inkâr edilmemeli.

Bu konuda kızım sana söylüyorum gelinim sen işit mantığı ile bazı somut örnekler vermeye çalışacağım;

Bir kere, bu unsurun en başlıca etkeni Yerel Basın olarak bir birlik içerisinde olamayışımızdır. İnşallah kurulmaya çalışılan Beykoz Basın Birliği bu sıkıntıyı ortadan kaldırır.

İlçe Yerel Basını ile haber veya reklâm anlamında teşriki mesaisi olan kurumlar kendi dünya görüşünde olan bir yayın organını tercih etmek durumunda bir davranış içerisine giriyor. Genel bakarak gazeteleri yayın ilkelerine göre değerlendirmiyor, kim kendisinin haberini veya reklâm çalışmasını istekleri doğrultusunda yapıyor, onun araştırması içerisine giriyor. Buda haberi veya reklâmı etik kurallar dâhilinde yapmaya çalışan gazeteleri zorda bırakmakta.

Bir seçim dönemi sevabıyla günahıyla geride kaldı. Seçim çalışmalarına bizzat giren ucundan kenarından birazcık uğraşanlar şu an yaşadıkları sıkıntıları bir anlatmaya başlasalar, bizimkisi onların yanında solda sıfır kalır.

Maalesef siyasi partilerimiz,(istisna olanlar hariç) seçim dönemi gelmeden önceki çalışma dönemlerinde, yerel basın ile çok iyi geçiniyormuş imajı ile belki haber değeri olmayan birçok etkinliğine yerel basını davet edip, candan yürekten davranıyor olmasına karşılık, seçim dönemi geldiğinde aynı parti yöneticilerini tanımakta güçlük çekilmekte.

Seçim çalışmalarında Yerel Basın ile programlı bir çalışma içerisine girmeleri gerekliyken,(istisna olanlar hariç) tam aksine tamamen sudan sebeplerden işi çıkmaza sokmaktalar. Yok, paramız yok, yok biz karışmayız, işinizi aday ile halledin gibi ipe sapa gelmez sözler.

Adaylar (istisnalar hariç) bireysel ataklarla yerel basını kafaya alma sevdasına düşerler, alabildiklerini alırlar alamadıklarına öcü gözü ile bakarlar.

Yine maalesef bazı yerel basın sahipleri, kendileri için ışık gördükleri Adayların reklâmlarını sayfa sayfa yayınlarlar, onları gördüğümüzde bu konuda eşit davranmalarını istediğimiz adaylara, bizim gazeteye neden reklâm vermiyorsunuz dediğimizde, kardeşim benim haberim yok kendiliğinden yayınlamışlar, bir kuruş para vermedim ve vermemde deniliyor. Doğrumudur diye reklâmı yayınlayan Yerel Gazete yetkilisine konuyu soruyoruz, evet biz ücretsiz yayınladık diyebiliyorlar. Fakat aynı yayın kuruluşları yetkilileri belli bir zaman sonra, bu konuştuklarını unutarak, falanca aday paramızı vermiyor bu da olur mu diye o adayı karalayabiliyorlar.

Daha da ileri giden partilerde yok değil, kendileri için anlaşarak iki sayı reklâm çalışmış olmamıza karşın 1. sayının reklâm ücretini ödeme yapacakları tarihten çok önce ödeyerek jest yapan parti yetkilileri, 2. sayımızın reklâm ücretini daha önce yaptıkları jestten dolayı kendileri öderler diye beklememize karşın, hiçbir ses soluk çıkmayınca parti yetkilisine gittiğimizde, siz paranızı niye gelip zamanında istemediniz şimdi seçim ödeneğimiz bitti. Size o anlaştığımız kadar değil şu kadar verebiliriz denmesi ve bizim dışımızda ilçe dışı gazetelerde dâhil ücretlerin tam ödenmesine karşılık, bize yarısının da altında ödeme yapılması ne kadar etik bir davranış değil mi?
Yine seçim çalışmalarında yerel basına çok adil davranan bir siyasi partimiz, kendi partililerine çektiği emrivaki etkinlik davet mesajını gazetemize çekmiş olmalarının yanlışlığını, çok az sayıdaki basın kuruluşlarına özel mesaj çekilmesi gerektiğini, teşkilat mensuplarına çekilen mesajın basına gönderilmesinin etik olmadığını vurguladığımızda, konulan tepkinin gereksizliği.

Daha ötesinde, seçim çalışmalarında çok güzel bir uygulama ile basın kuruluşlarını yazar kadrosu ile birlikte öğle yemeğine davet eden, soru sorulmasına izin verilmemiş olmasına karşın güzel bir uygulama yapan Belediye Başkan Adayı, Belediye Başkanı olduktan sonra aynı davranışı göstermemiştir. Ve Başkanlığı süresi içerisinde kendisini kutlamaya gelenler ile olan bir görüşmesini haber yaptıktan sonra, Belediye Başkanlığının kazanılması dolayısı ile Beykoz Halkına Belediye tarafından verilen Teşekkür Reklâmı, gazetemiz dışındaki tüm basın kuruluşlarına verilmiş olmasına karşılık sadece bize verilmemiştir.

Beykoz ve Beykoz dışından gazetelere meblağı yüksek olan teşekkür reklâmını verirken, bizim gazetemize gelince müsait olmadığını söyleyen Belediye Yönetimimizin tutumunun inandırıcılığını okurlarımızın takdirine bırakıyoruz.

Sona yaklaşırken, bazı Partilerin Belediye Başkan Adaylarının ve Meclis Üyesi Aday Adayı veya Adaylarının reklâm çalışmalarının ücretlerinin ödenmesinde çıkarttıkları zorluklar ve bazılarının halen ödeme yapmaması güç şartlarda kimseye angaje olmadan ayakta kalmaya çalışan basın kuruluşlarını ne kadar sarsacağı da gözden kaçırılmamalıdır.

Saygıda kusur etmediğim ve asla da etmeyeceğim, iyi tanıdığıma inandığım Sayın Başkanın bu uygulamaları neden ve nasıl yaptığına inanamıyor ve üzülüyorum.

Sayın Başkanın bizim de olduğumuz bir ortamda söylediği söz olan “Yerel Basın Olarak Gördüklerinizi ve Duyduklarınızı Yazın” sözcüğünü ilçemizdeki bir yerel gazete manşete taşımış. Ne güzel de yapmışlar, arkadaşlarımızın ellerine sağlık, benim için çok önemli olan ve yarama merhem olan bu sözleri, yalvarsam yakınsam belkide böyle yayınlayamazlardı.

PEKİ, YA BİZ GÖRDÜĞÜMÜZÜ VE DUYDUĞUMUZU YAZDIKTA NE OLDU SEVGİLİ OKUYUCULARIM
Bu arada bu anlatmaya çalıştığım süreçte, öncelikle kendi çıkarlarını koruyarak, bizim yayın ilkemize inanıp bizimle çalışıp, çalışma düzenimize katkı koymuş olan herkese çok teşekkür ederken, bu konuda çok hassas ve ilkeli davranış içerisinde olan, bende de seçimin tatlı hatırası olarak kalan, DSP Beykoz Belediye Meclis Üyesi Adayı Erhan Çorap ve MHP Beykoz Belediye Meclis Üyesi Adayı Mehmet Bilir’e özellikle teşekkür ediyorum.

Değerli okurlarımız buraya kadar nasıl yazdım bende bilemiyorum, kan ter içerisindeyim. Bazı gerçeklerin bilinmesi ve hafızalarda kalması açısından yazdıklarımın önemli olduğuna inanıyorum. Çünkü biz çok seçim geçirdikten sonra bu günlere geldik. Ama bu seçim ve yaşadıklarımız bize çok ders verdi, İki buçuk yıl sonra Genel, beş yıl sonraki yerel seçimlerde bu seçimdeki edindiğimiz tecrübeleri ve yediğimiz kazıkları iyi analiz ederek seçim çalışmalarına gireceğiz. Yani ufuk uzun, bir süreçte de olsa Allah hepimize sağlık ve sıhhat verirse inşallah o günleri de göreceğiz.


Yorumlar

Eylül 17-06-2009

Karışık Bir Mesele

Sayın Ozan Derviş, yazdıklarınıza bakılırsa oldukça üzmüşler sizi. Tabi bunun gazeteye yansıma biçimi tabiki kabul edilir değil, fakat siz o günleri gazetenizde ve sitenizde yansıtırken bu gün anlatmaya çalıştığınız konuların hiç birisinin en ufak sinyalini dahi vermediniz. Yani bu gün ipler koptuğundamı kaleme alma gereği duydunuz. Buraları sizin adınıza büyük bir eksiklik, diğer taraftan bahsi geçen kurumların veya kişilein davranışlarıda kabul edilir değil. Heşeye rağmen açık yüreklilikle geçte olsa paylaştığınız için tebrik ederim. İşte kim ne derse desin bu yerel basının çektiği genel sıkıntı bu gün size yarın bir başkasına olabilecek uygulamalar. Allah kolaylıklar versin

Ozan Derviş 17-06-2009

Açıklama

Eylül Rumuzlu Sayın Okuyucum, Bu açıklamayı üzülerek yapıyorum, son dönemlerde bizi çok sıkı takip ettiğinizi yaptığınız yorumlarda konuya hakimiyetinizden anlıyoruz Yalnız bu konunun geçmişini gözünüzden kaçırdığınızı üzülerek belirteyim. Ben ve arkadaşlarım kimseye küs değiliz böyle bir lüksümüzde yok. Kaldı ki bu olaylardan sonra birçok defa bir araya geldik. Yaşam acımasızda olsa devam ediyor. Sağlıklı günler dileği ile iyi çalışmalar dilerim. Ozan Derviş

Naci Kara 17-06-2009

Eski Dostlara Yakışmıyor

Ozan bey size ve ısrarla adını zikretmemeye çalıştığınız kişiyede bu gelişmeleri yakıştıramadım. Sizin çok iyi dost olduğunuzu ve eski radyo programlarınızın vaz geçilmez konuğu olduğu bilinen bir ortamınız varken ve ilçede basın kuruluşları içerisinde en çok sizinle diyaloğu varken böylesi bir durum hiç yakışık almıyor. İkinizde ylanlış yapıyorsunuz hele küçük olarak siz daha büyük yanlış yapıyorsunuz. Yinede siz bilirsiniz.

duyarlı beykoz gurubu 19-06-2009

HER GAZETEYE EŞİT ORANDA İLAN-REKLAM VERİLSİN.

Mahalli gücünü mahallinden alır. En ilgilisi ise, Belediyelerdir. Beykoz Belediyesi şunu yapmalıdır. Beykoz'da yayın yapan gazetelere eşit oranda dağıtm yaparak ilanlarını vermesi beklenir. Bir veya birkaç gazete ilan vermesi doğru değildir. Sayın Çelikbilek'ten de beklenen budur. Bu uygulamayı görmek istiyoruz.

YİĞİT TUNÇ 19-06-2009

BU SATIRLAR KALEMDEN DEĞİL YÜREKTEN DÖKÜLMÜŞ !

.... Ve sadece yürek ne demek bunu bilenler anlar bu satırların mealini... Abicim sen şeffaf olmaya devam et... Gittiğin yol halkın yolu, doğru yoldasın abicim... Yarını yaşamadık, yarın herşey farklı olabilir.. Allah doğruluktan ayırmasın seni abicim.

Kudret Dalka 19-06-2009

yalnız kral

belli ki birileri ,
balık baştan kokar deyimine sıgınarak Beykoz'da gorulmemıs bu ayrım polıtıkasını güdüyor.
Basın Özerktir kardeşim,
haberleri her zaman sizin istediğiniz gibi çalakalem tutanlar olmaz.
gördüğünü, dogru bildiğini yapan HABERCİLERDE vardır.
işte bu yüzden ,
okumaktan büyük zevk aldığım,
aksaklıklara ragmen enazından Dogru Haber Cercevesınde kaldıgını bildiğim Doğuş Haberi bu yalnız krallıgında bende destekliyorum.

Toplam 6 yorum bulundu. 1-6 arası listeniyor.
Ozan Derviş

BEYKOZLU OLMA ZAMANI

27-03-2024 Yorum yok. 502
Neyir Erkan Şişman

Oylar Sandığa

27-03-2024 Yorum yok. 475
Tekin Toklucu "Ters Köşe"

TÜRK FUTBOLUNDA BİTMEYEN KAOS….

27-03-2024 Yorum yok. 479
Feride Gündüz "Hoş Kalem"

HEY ON BEŞLİ ON BEŞLİ

27-03-2024 Yorum yok. 405
Erdal Uzuner

SEÇİME GİDERKEN

27-03-2024 Yorum yok. 434
Yaprak Akın

KONUT ALMALI MI !

27-03-2024 Yorum yok. 393
Cüneyt Pulant

Alaattin Köseler Gerçeği

27-03-2024 Yorum yok. 487
Hacı Arıcı

BEREKET İKLİMİ

27-02-2024 Yorum yok. 458
Asiye Çakır

ZAMAN VE HAYAT

27-01-2024 Yorum yok. 1073
Tuncay Ünde

SEVGİLİYE MEKTUP

26-12-2023 Yorum yok. 926
Adem Öztürk "Beykoz Sevdalısı"

Ortadoğu Müslüman mı?

25-11-2023 Yorum yok. 787